| Elveda Rumeli |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
| |
Yıl 1890... Makedonya Pürsıçan'da bir aile... Babası sütçü, herkes onu sütçü Ramiz olarak tanır. Bir de karısı var, eskiden bütün erkeklerin gönüllerini kazanan kadın, Fatma... Ve bu güzeller güzeli Fatma'nın, 5 tane güzeller güzeli kızı var.
En büyükleri Hatice... Gönlünü terzi Hasan'a kaptırıyor. Hatice tamamen ev kızı. Çok nazik, kibar ve babası kadar da altın yürekli.
Sonra Vahide geliyor, anasının asker kızı Vahide... O diğer genç kızlardan biraz daha farklı. Daha çok on sekiz yaşında bir delikanlı gibi davranıyor. Tüm genç kızların hayali beyaz atlı bir prens ken o evlenmeyi reddediyor. Masmavi gözleriyle herkese çakmak çakmak bakan Vahide, kimseye gönlünü vermiyor. Ta ki tıbbiyeli Mustafa gelene kadar...
Vahide den sonra zariflerin zarifi Zarife var. O da ilk görüşte hristiyan muallim Alex'e aşık oluyor...
Zarife den sonra iki tane şirinemiz var. Emine ve Pembe. Emine Pembe'den de büyük. İkiside şirine gibi, ama akıllı da.
Şimdi de gelelim hikayenin ikinci kahramanı Tıbbiyeli Mustafa'mıza...
Tıbbiyeli Mustafa saltanata karşı! Bu da o zamanlarda padişah düşmanlığı suçu. Tabi Mustafa napıyor, Pürsıçan'a tesadüfen sütçü Ramiz'lerin evine gidip orda saklanmaya karar veriyor, ve hikaye bundan sonra başlıyor...
|
|
|
|
|
|
|
|
|
| | |
